Mutlu ve sosyal bir çocuk yetiştirmek sanıldığı kadar zor değil. Bunun için mürebbiyelere hele ki aile büyüklerine hiç gerek yok. Ben Tanem’in yetiştirmekte nelere dikkat ettim onları sizinle paylaşacağım.
MUTLU ve SOSYAL BEBEK
Bebeklikten çocukluğa doğru ilerleyen 1.5-2 yaş grubundayız. Yaşıtlarına nazaran oldukça sosyal ve sıcak kanlı bir kızım var. Bunu yaşadığım onca olumsuz duruma rağmen nasıl başardım inanın bilemiyorum. Emin olduğum tek şey ona tüm sevgimi sınırsızca vermek ve yaşadığımız her şeyin nedenini ona kendi dilinde anlatmak ; elbette onu dinlemek yakından gözlemlemekti. Onu kendi başıma büyütebilmek için kurumsal hayatımdan vazgeçip yeni bir kariyer yolu seçmem de buna olanak verdi kuşkusuz. İşin sırrı sanırım zorluklara sevgi ve sabırla göğüs germekten geçiyor. Bir annenin kendine ve çocuğuna güvenmesi; hayatta mutlu olması için ilk koşul!
Bu sayede sosyal ortamda oldukça algıları açık ve özgüveni yuksek bir birey oldu Tanem. Henüz 19 aylık olmasına rağmen kendini bir hayli net anlatabilen, minik cümleler kurabilen minicik kızım kendi tercihlerini ortaya koymak konusunda da gayet rahat. Yemek istediği besinleri, giymek istediği kıyafetleri, oynamak istediği oyuncaklara dek her şeye kendi karar veriyor. Ve ben ona sadece rehberlik ediyorum… Bu şekilde onun gelişimini izlemek de ayrı keyif veriyor.
Sokakta gördüğü tüm minik çocuklara, bebeklere karşı aşırı sevgi dolu mesela. AVM de gezerken pusetinden indiyse eger muhakkak karşıdan gelen pusetlerdedir gözü. Bebişş diye koşarak yanına yaklasıp sevmeye başlar. Ya da çocukların bulunduğu ortamda hemen kendini gösterip sarılmak, oynamak ister.
Siz de eğer sosyal ortamlarda gerilmeden rahat rahat özgürce cocugunuzla gezmek istiyorsanız, onu bebeklikten itibaren kendi sosyal hayatınızın içine sokun. Naçizane tavsiyemdir. Bebek arabasında uyumaya alışsın, başka çocukları görünce oyunlarına ortak olsun, kaçmasın, küsmesin, paylaşmayı bilsin.. O arkadaşlarınızın çocukları ile oyun kurup oynarken siz de arkadaşlarınızla kahve içebilin mesela.
Bir bakıcı ya da bir akraba olmadan da bebek büyütmek elbette mümkün. Sizin kültürünüzle; elbette oldukça zorlukları var ancak size adapte olan çocugunuzla birlikte yaşamak; onu mutlu ve sosyal bir çocuk olarak yetiştirmek hiç de zor değil.
Eğer ben İstanbul’da destek alabileceğim tek bir akrabam bile yokken bunu başarabildiysem ; sizler de yaparsınız.
Çocuğunuza her fırsatta onu ne kadar sevdiğinizi, sizin için ne kadar değerli olduğunu söyleyin. Onunla dans edin, şarkı söyleyin, kediciklere yem verin, bulutları izleyin, çiçekleri koklayın, çamaşır asın, çamaşır katlayın, bulaşık makınesini boşaltın… Gezin, yüzün, öpüşüp koklaşın! Onu göğsünüze bastırıp güzel sözler söyleyin, ya da saçlarını okşarken uyuyakalsın mesela…
Ancak sevgiyi doya doya yaşayan bebekler mutlu çocuklar olur. İnanın zenginlik, fakirlik, sahip oldukları mutluluk ölçütü değil.
Onun güvenliğini sarsacak durumların haricinde bırakın özgürce davransın kendi özgürlük alanı içinde. Çok sınırlamayın. Tanem özgür ruhlu bir kız çocuğu. Bırakın gezsin özgürce cafede, parkta avm de. Ancak dünya o kadar güvenli bir yer olmadığı için hep gözetmek durumundayım.Hem oyunundan, keşifinden keyif alsın hem de sınırlarını anlasın.. Ama hayır dediğimde algılasın neden hayır dediğimi. Bilsin ki onun sağlığı, güvenliği ve iyiliği için hayırdır o hayır.
Yani demem o ki; hayır ları bile doğru kullanmak gerek. Gelişimlerinin en hızlı olduğu bu donemde mumkun mertebe bunlara dikkat etmek gerek diye düşünüyorum.
Sanırım bu yazımla bana Tanem nasıl bu kadar sosyal çocuk, nasıl sıcak kanlı siz nasıl yetiştiriyorsunuz gibi sorularınıza cevap olabilmişimdir 🙂 Yine de yeni sorularınıza her daim açığım 🙂
Mutlu anneler mutlu cocuklar yetiştirir…Mutsuzsanız bile kendi kendinize terapi yapın. Olanaklar dahilinde mutlu hissettirecek şeyler yapın ki mutlu ailenizin dişi kuşu olarak şen şakrar şakıyın 🙂
Sevgiler
1 Yorum Var